21 Nisan 2018 Cumartesi

İlk Sergi



Yıllar boyunca mizah dergisi ve çizgi roman kültürüyle içli dışlı olunca, sergi denilen format hep biraz soğuk, yeterli sanatsal temasın sağlanmadığı ve biraz da gösteri yapaylığı içeren, hepsinden önce de çok fazla insanla birebir ilişki içinde olmak zorunda kaldığınız bir ortam olarak hafızanızda yer alıyor. En azından, kendi sergimi açana kadar bu şekilde hissediyordum.

İlk kişisel sergim "Geceyi İnşa Etmek" bundan neredeyse bir yıl önce, 15 Ocak 2017'de Kadıköy Hera'da açıldığında, herhangi bir görsel ve onun yarattığı hissiyata dair bugüne kadar istemsiz bir şekilde inşa ettiğim duygu dünyamın genişlediğini farkettim. Daha önce bir işimin kimler tarafından, nasıl bir tepkiyle karşılandığını pek bilemezdim yakın çevrem dışında, sergide insanların tepkilerini birebir gözlemleyebilmek bu anlamda olayı boyutlandırmıştı.

Aynı zamanda yaptığım illüstrasyonları bir arada görmek, en azından belli bir görsel dünya yakalayabildiğimi de farketmemi sağladı, hem tarz hem de çizim seviyesi açısından. Tabi ki bu farkındalık aynı zamanda, -özellikle de yaşıma oranla- hedeflediğim seviyenin net bir şekilde altında olduğumu ve ilerisi için daha çok çalışmam gerektiğini hissettiren yararlı bir dürtüydü.


Bir yıl sonra duruma uzaktan baktığımda, bir çizer olarak kendime sık sık sorduğum "bugüne kadar somut olarak ne yaptım?" sorusuna verebilecek cevaplardan biri olarak anıyorum o üç aylık dönemi. Bu da -en azından şimdilik- "sergi" kavramından bağımsız düşünemediğim yapaylık ve gösteri duygusu gibi şeylerden biraz daha arınmış olarak güzel bir kariyer noktası şeklinde bendeki yerini aldı. Hatta mümkün olursa tamamen yeni işlerden oluşan ikinci sergimi de açmak isterim, bazen "çizgi romanın bunları önemsemeyen doğasına ihanet mi ediyorum acaba?" diye düşünsem bile.

Ki galiba böyle düşünmek de saçma, sonuçta Robert Crumb ve daha nice bağımsız usta da kendi ses getiren sergilerini açmıştı. En iyisi, iştigal ettiğin farklı disiplinleri (illüstrasyon, çizgi roman vb) gün ışığına çıkaracak farklı yolları düzenli olarak bulabilmek. Bence sergi olayı da bunlardan biri.

Kendi sergimin sona ermesinden tam bir yıl sonra, böyle düşünüyorum.

Robert usta