
Uzun süre beklemiştim,artık zamanı gelmişti: Toy Story 3 bi haftadır gösterimdeydi ve onu izlemenin bana 'mutluluk' vereceğinden emindim.Ha bi de doğum günümdü,'zaten gelen giden yok gezeyim bari' diye de düşünmüştüm ama esas olan bunu izleyebilmekti.Gittim biletimi aldım(artık beni iyi tanıyan kız vardı kasada,yine bıyık altından gülmeyi ihmal etmedi sağolsun).'Mevsim yaz,film de ünlü belki bu sefer 10 kişiyi geçeriz izleyici sayısı olarak' şeklindeki düşüncem beni yanıltmadı:yaklaşık 20 kişi falandık(salon da küçük sayılırdı o yüzden sırıtmadı bu).Sevindim lan.Ve ışıklar karardı...
Bir pixar klasiği: asıl film öncesi kısa filmler,ve bununki:''Day & Night'' kesinlikle en sevdiğim pixar kısa filmi artık.Ve küçüklüğümden beri hastası olduğum karakterler birer birer belirerekten film başladı: Kovboy Woody,Buzz Lightyear,T-Rex ....! Özlemişim lan sizi,nerelerdeydiniz olm uzun ara verdiniz yav!Neyse tipik diyaloglarını duymamla onları affetmem bir oldu tabi.Bizim sahip Andy büyümüş,eşşek kadar olmuş;üniversiteye gitcekmiş sıpa.Vay anasını...Artist bi de artık oyuncaklarla da oynamıyo kutunun içinde duruyo zavallıcıklar.İnceden kıl olmadım değil yani.

Buzz'ın İspanyol modu kırdı geçirdi.Zaten baktım herkes bayılmış oralara.E boşuna değil.
Palyaço'nun kendi geçmişini anlattığı bölüm The Godfather'a,kör bakışlı dev bebeğin(ki her ama her kızın evinde var bundan,ve o kadar isabetli olmuş ki onun kullanılması,cidden o, oyuncak yakalarken korktum ben) o yumoş şerefsizini kaldırıp çöpe attığı sahne ise Star Wars 6 'ya mükemmel ötesi göndermelerdi.İzlerken çok eğlendim.
Patates Kafa'nın lavaş ve salatalık olduğu sahneler yüzümde büyük tebessümler açtı.
Hapishane ve kaçış bölümleri ise anlatılmaz yaşanır.
Woody'nin gruptan ayrı kalması olayı sırasındaki ''biz bir takımız'' muhabbeti,Andy'nin oyuncakları artık sallamaması,sonlara doğru yanmaya giderken el ele tutuşmaları,ve sonunda Woody'nin, onları yeni sahiplerine bağışlayan ve üniversiteye giden Andy'nin arabasının(tamlamaya gel)arkasından ''hoşçakal ortak'' dediği sahne...Bu sonuncusunda hüngür hüngür ağladım valla,o nasıl duygusal bir sahnedir öyle ya,acıyın bize biraz!Evet Andy gitti,oyuncaklar yeni sahipleriyle yeni bir hayata başladılar.
Işıklar açıldı,sinir olduğum üzere yazıların ve müziğin sonu gelmeden tabi.Eve gittim,hala gözlerim doluyordu.Koca bir çınar devrilmişti resmen,artık Toy Story olmayacaktı,bitmişti,Andy gitmişti...of!Ama bildiğim birşeyler vardı:Bu film ben10,bakugan gibi ruhsuz(bildiğin malca) işlerle yetişen jenerasyonun filmi değil.Çocuklar esprilerin epey bi kısmını anlamadan mal mal oturdu(mesela önümdeki üç obez).Genelde hitap ettiği kesim 90 lar başı gibi geldi bana.Pixar bu işi gerçekten biliyor(şimdi bu Monsters Inc. in bendeki tahtını sallayabilir mi acaba ya?).Doğum günümde yapılabilecek en iyi şey buydu sanırım.Bi de sinema güzel şey ve....BUNU İZLEYİN !

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder